20 Aralık 2016 Salı

Güvenli Bisiklet Park Alanları

 Trafikte ulaşım aracı olarak bisikletin kullanımı ve yaygınlaşması üzerinde en fazla tartışılan konulardan biri. Bugün bir çok platformda bisikletli ulaşımın toplusal yaşamın daha sağlıklı bir yapıya kavuşmasındaki olumlu etkilerini duyuyoruz. Ancak yine de kent içi ulaşımda bisikletli ulaşımın istenilen seviyede olduğunu  söyleyebilmek ne yazık ki mümkün değil. Geçtiğimiz hafta yaptığımız bir çalışmada bir ulaşım aracı olarak bisikleti kullananların sayısının spor amaçlı olarak kullananların sayısının ancak yarısı kadar olduğu sonucunu işaret ediyor bize. Elbette bu olumsuz tablonun ortaya çıkmasına neden olan pek çok etken var. Bugün bu etkenlerin en önemlilerinden biri olan park konusu üzerinde durmak istiyorum.

  Güvenli bisiklet park alanlarının olmayışı bisiklet kullanıcılarının en büyük korkulu rüyalarından biri. Her gün bisikletini çaldırmış olmasının üzüntüsünü sosyal medya üzerinden paylaşan bir bisiklet kullanıcısı ile karşılaşabiliyoruz artık. İşin kötü tarafı bisikleti bir kez çaldırdıktan sonra çoğunlukla tekrar bulabilmek, hırsızı yakalayabilmek ne yazık ki mümkün olamıyor. İşte bu noktada güvenli park alanlarının olmayışı, ulaşımını bisikletle sağlayan kullanıcıların bisikletli ulaşımdan vazgeçerek motorlu araç kullanımına yönelmesine neden olabiliyor. Bununla beraber bu konuda şunu da ilave etmek gerekir. Bugün kent nüfusunun büyük bir çoğunluğu apartman dairelerinde yaşamakta ve bu apartman dairelerinde bir veya bir kaç bisikletin muhafaza edebileceği uygun alanlar bulunmamaktadır. Bu durum bisikletli ulaşıma sıcak bakan bir çok kişiyi bisiklet kullanımından vazgeçirmektedir. Bu analizlerin sonucu olarak bisiklet kullanımının artması için bisiklet kullanıcılarının bisikletlerini çaldırmayacakları, uzun ve kısa süreli park ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri güvenli bisiklet park alanları önemli bir ihtiyaç olarak karşımızda durmaktadır.
 Bu konunu daha netleşmesi için önce bizde mevcut bisiklet park etmek için ayrılan alanlarına ve bu konuda diğer ülkelerdeki bazı örnek iyi uygulamalara bir göz atmakta fayda var. Bugün Türkiye'de alışveriş merkezi, metro istasyonu gibi alanlarda bisiklet park etmek için ayrılmış alanları büyük bir çoğunluğu tamamen açık alanda ve herhangi bir güvenlik önlemi olmayan alanlar olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle bu alanlarda bırakın bisikleti güvenli olarak park etmeyi, park etmeniz durumunda hırsızlığa davetiye  bile çıkarmış olmanız mümkün.


 
  Yurt dışında ise bu konuda hem pratik hem de teknolojiden de faydalanan olumlu örnekler ile karşılaşmak mümkün. Aşağıda verilen ilk 2 ilk örnekte  Estonya'da üretilen ve farklı Avrupa ülkelerinde de uygulanan  bisiklet park üniteleri yer almaktadır. İlk örnekte bisiklet tamamen kapalı bir park alanı içinde muhafaza edilmektedir. Bu şekilde hem bisikletin görünürlüğü engellenirken aynı zamanda  bisiklet olumsuz hava koşullarına karşı da korunmaktadır. Park ünitesi üzerinde bulunan kilitleme sistemi mobil uygulamalarla aktif duruma getirilmekte, herhangi bir dış müdahale durumunda güvenlik kontrol birimine otomatik sinyal gönderilmektedir.



      Estonya ile ilgili vereceğimiz ikinci örnek ise açık alanda oluşturulan bir bisiklet park istasyonu. Bisikletler açık alanda park edilmekle beraber daha gelişmiş kilitleme sistemlerinin kullanılması bisiklet hırsızlığını oldukça zor bir hale getiriyor. Yine bu kilitleme teknolojisinde herhangi bir zorlama durumunda sistem otomatik olarak uyarı sinyali göndermektedir. Ancak benim kendi kişisel görüşüme göre bisiklet açık alanda bırakıldığında, lastik sele, aydınlatma araçları v.b. gibi kilitleme altına alınamayan bisiklet elemanları her zaman tehlike altında. Ayrıca kötü hava koşulları da açık alanda park etmenin olumsuz yönlerinden bir diğeri.


   Belçika'da bisiklet parkı konusunda oldukça iyi örneklere sahip bir diğer ülke. Aşağıda verilen sistemde alt üst 2 sıra şeklinde kızaklı sistemle park edilen bu model ile oldukça fazla sayıda bisikleti park etmek mümkün olabilmektedir. Aşağıdaki 3 resimde bu uygulamaya ait grafik çizimler ve fotoğraflar verilmiştir.



  
     Bisiklet parkı konusunda verebileceğimiz bir diğer örnek ise Japonya'dan. Aşağıda grafik çizimi verilen ve otomasyon sistemi ile desteklenen  yer altında yer alan park için bisiklet bir bisiklet asansörüne önceden tanımlanmış bir elektronik kart ile teslim edilerek tamamen otomatik bir sistemle teslim edilmekte.



     Güvenli bisiklet park uygulamaları ile ilgili örnekleri daha da çoğaltmak mümkün. Sonuç olarak ifade etmek gerekir ki özellikle metro istasyonları, şehir merkezleri gibi önemli noktalarda güvenli park alanlarının oluşturulması yerel yönetimlerin önemle üzerinde durması gereken konulardan. Bu konuda atılacak olumlu adımların, bırakın çok büyük harcamalar yapmayı, uzun vadede aksine çok karlı sonuçları doğuracak etkileri yaratacağı muhakkak. Güvenli bisiklet park alanlarının oluşturulması sadece mevcut bisiklet kullanıcılarını ihtiyacının karşılamayacak aynı zamanda bisiklet kullanıcılarının sayısını önemli derece de arttıracak önemli bir adım olacaktır. Burada şu noktayı gözden kaçırmamak gerekir. Ulaşımda bisiklet kullanımına yönlendirilmiş her bir vatandaşın toplumsal yaşama yaptığı bir çok katkının yanı sıra, ulaşım için yapılan harcamaların azalmasında çok önemli bir etkisi vardır. Hiç birimizin bisikletinin çalınmadığı, bisikletle her yere rahatlıkla gidilebilen günler diliyorum.
    
Lütfen daha nitelikli paylaşımlar için eleştiri, öneri ve beğenilerinizle ilgili aşağıdaki bölümden yorum yapmayı unutmayın. Keyifli ve kazasız pedallamalar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder